FAİZİN İSLAMI YÖNÜNÜ BİLİYORUZ.

FAİZİN İSLAMI YÖNÜNÜ BİLİYORUZ.
GELİN BİRDE EKONOMİK OLARAK DEĞERLENDİRELİM ACEBA MANTIKLI MI ?

Bankaların çalışma prensibi kısaca şu şekildedir;
A kişisi bankaya 100 TL yatırır, bankanın ona verdiği mevduat faizi % 2’dir. B kişisi bankaya gelir 100 TL kredili borç alır. Bankanın ona uyguladığı ödeme faizi ise % 10’dur. Dolayısıyla hiçbir üretimi ve gayreti olmayan bankalar, % 8 para kazanmış olur.
Ancak Bankalar için 3 önemli konu daha vardır. Birincisi daha çok kaynak oluşturmak, ikincisi daha kısa sürede kazanç sağlamak. Üçüncüsü sıcak para girişi.
Birincisi: Ne kadar çok kaynak o kadar çok kredi verebilmek demek. Bunun için stoklarında bulunan rezervin %10’unu elinde tutması yeterlidir. Çünkü bunu 10 ayrı kişiye kaynak göstererek kredi verebilir. Yani kasasında bulunan 100 TL ile 10 ayrı kişiye 100’er TL kredi verir. Dolayısıyla rezervinin 10 katına kadar kaynak oluşturmuş olur. Her birinden gelen faiz ile de sıfırdan 100 TL kaynak sağlar.
İkincisi: Faizli borç alan kişiler, bu yükü karşılayabilmek için daha çok çalışarak, o borcun altından kalkmaya çalışır. Piyasanın büyük bir bölümü banka sistemine adapte olduğu için herkes borçludur. Dolayısıyla rekabet artar, kazançlar düşer. Ve sonunda yüke dayanamayan kişiler iflas eder, böylelikle teminat olarak gösterdikleri menkul ve gayrimenkuller banka tarafından haciz edilir. Dolayısıyla ekonomik krizler en çok bankaların işine gelir.
Üçüncüsü: Sıcak para için sistem belli. “Point Of Sale” - “Satış Noktası” anlamına gelen POS cihazları. Herkes mal ve hizmetleri alacak, üretici ürünleri satacak, tüketiciler ücreti ödeyecek ama para bankaya gidecek işte bunun adı da POS cihazları ile gerçekleştirilen ticarettir. Günümüz ticaretine en büyük darbeyi vuran araç budur. Maalesef birçok alışveriş nakitle bile olmuyor. POS cihazı kullanmanızı zorunlu kılıyor.

2017 de açıklanan bir rapora göre, Türkiye’de 61 milyon kredi kartı, 128 milyon da banka kartı kullanılmaktadır. Neredeyse kullanmayan yok gibi.

Sonuç olarak, EKONOMİK KRİZLERİN KAZANANI BANKALARDIR. Eğer bugün faizli bankacılık sistemi olmasaydı insanlar fıtrat gereği çalışacak, üretecek, ticaret yapacak ve ekonomi çok çok kalkınacaktır. Asıl sorun ise bankacılık sistemi ile ayakta duran ve bankayı adeta kendine kale yapan kapitalizm ideolojisinin ta kendisidir. Bu çark bu şekilde döndükçe kazanan hep kapitalizm olacaktır.